Yol

Aynaya baktığınızda veya bir cam yansımasında kendinizin olduğunu fark edebiliyor musunuz? Yoğun iş temposu, veya doldurulamayan işsiz zamanlarda, bir konu ve olaya çok üzüldüğünüzde veya çok sevindiğinizde, gece yatarken veya gündüzünüzü selamlarken kim olduğunu sürekli kendinize soruyor musunuz? Şu an ruh sağlığınızın nasıl olduğunu, hayatınızda neler yapmak istediğinizi ve hangi aşamasında olduğunuzu, görüntünüzün istediğiniz gibi mi olduğunu kendinize soruyor musunuz? Çok mutlu olduğunuzu, hayatınızın tam istediğiniz gibi olduğunu iddia etme gibi bir hakka sahip misiniz? Tabii ki de kendinizi sorgulamıyorsunuz ve ya nadiren bunu yapıyorsunuz. Güzel görebilmek, güzel yaşayabilmek, işimizden, mesleğimizden, sağlıklı nefes alıp verişimizden tatmin olabilmek günümüz koşullarına göre zor olmakta. Peki kendimize bir yol çizelim; baktığımızda dümdüz olsun, bizi etkileyen olay ve durumlar hafif hafif sarssın ve yolumuz hafif kıvrımlı engebeli olsun. Çok sarsmasına izin verirsek yolumuz keskin kıvrımlara sahip olur öyle değil mi? Peki yolumuz düzken mi hayallerimize, hedeflerimize daha keyifli ve kısa zamanda ulaşırız yoksa kıvrımlı ve engebeliyken mi? Tabii bu yolun zemini de sağlam olmalı. Hava şartlarına boyun eğmemeli. Çukurları olmamalı mesela, ya da altı boş olup büyük çatlama veya yarıklar oluşmamalı. Yolumuzun çizgisini hedeflerimiz olarak görüyoruz madem, zeminini de anılarımızın sonucu olarak görmeliyiz. Travmalarımız, etkilendiğimiz duygu ve davranışlar, çocukluğumuzdan gelen algılarımız; hepsi karakterimizi oluşturmuyor mu? Farkındalığımızı arttırarak, kendimizin ne istediğini bilerek, mutlu olmayı başararak, çözüm odaklı yaklaşarak acı ve mutsuzluklarımızı hafifletebiliriz. Yolumuzun sonuna bir gökkuşağı ve milyonlarca bulut, masmavi bir gökyüzü ve yemyeşil bir yer yüzü ekleyebiliriz. Huzura kavuşmanızın tek yolu beyninizin yönetimini ele almanızdır. Unutmayın düşünmek değil zor da olda harekete geçebilmektir önemli olan. Haydi durmayın, size keyifli gelen en güzel şarkıların ıslığını çalın ve ellerinizi cebinize atıp önünüze bakın. Gonca Yılmaz